Birçok çalışma COVID-19 yüzünden sayısal olarak kadından daha fazla erkeğin öldüğünü göstermiştir. Uzmanlar nedenlerden birinin kadınların erkeklerden daha güçlü bağışıklık sistemlerine sahip olmasının olduğunu söylüyor. Ve erkeklerin fiziksel mesafeyi görmezden gelmek gibi daha riskli davranışlarda bulunma eğiliminde olduklarını ayrıca semptomları ciddiye almadıklarını da ekliyorlar.
Yayınlanan bir çalışmada erkeklerin ve kadınların yeni koronavirüs ile aynı derecede etkilendiği bildirilmişti. Ancak araştırmacılar erkeklerin hastalığın ciddi etkilerine maruz kalma olasılığının daha yüksek olduğunu bildirdiler.
Çinli araştırmacılar COVID-19 hastalarının büyük bir alt grubunda ölenlerin yüzde 70'inden fazlasının erkek olduğunu söylediler. Ayrıca 2003'te şiddetli akut solunum yolu sendromu (SARS) salgını ile ilgili araştırmaları incelediklerinde benzer sonuçlar bulduğunu söylediler. Çalışma COVID-19 salgını başladığından beri yayınlanan diğer rakamlarla da desteklendi.
Dünya Sağlık Örgütü, Avrupa'da COVID-19 ile ilgili ölümlerin yüzde 63'ünün erkekler arasında olduğunu bildirdi.
Roma Yüksek Sağlık Enstitüsü tarafından mart ayında yapılan bir araştırma yeni koronavirüs nedeniyle hastaneye kaldırılan italyanlar arasında kadınların yüzde 5'ine kıyasla erkeklerin yüzde 8'inin öldüğünü buldu. Ayrıca New York'ta ölüm oranının erkekler için kadınlardan neredeyse iki katı olduğu görülüyor. Nisan ayı başlarında her 100.000 erkek için 43 COVID-19 ölümüne karşılık her 100.000 kadın için 23 ölüm olduğu bildirilmiştir.
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri şu anda COVID-19 ölümlerini cinsiyete göre bildirmesede uzmanlar bu eğilimin ülkenin başka yerlerinde farklılık göstermeyeceğini düşünüyor.
COVID-19'un erkekler için kadınlardan daha ölümcül olabilmesinin altında yatan bazı nedenler kalp hastalığının yaşlı erkeklerde yaşlı kadınlara göre daha yaygın olduğu gerçeğini içerebilir. Çalışmalar ayrıca yüksek tansiyon ve karaciğer hastalığının erkeklerde daha yaygın olduğunu ve bunların hepsinin COVID-19 ile ilgili daha olumsuz sonuçlara katkıda bulunduğunu gösteriyor.
Enzimler ve Bağışıklık Sistemleri
10 mayısta yayınlanan bir çalışmada erkeklerin kanlarında kadınlardan daha yüksek anjiyotensin dönüştürücü enzim (ACE2) konsantrasyonları olduğu bildirildi. ACE2, koronavirüsün sağlıklı hücrelere bulaşmasına neden olduğundan araştırmacılar erkeklerin neden COVID-19'a karşı daha savunmasız olduklarını açıklamaya yardımcı olabileceği bildirildi.
Ayrıca uzmanlar bağışıklık sistemi ve genetiğin de büyük rol oynayabileceğini söylüyor. Kadınlar ekstra X kromozomları nedeniyle erkeklerden daha güçlü bir bağışıklık sistemine ve enfeksiyonlara karşı olumlu yanıta sahiptir.
Erkekler aslında 'daha zayıf’
Erkekler kültürel olarak kendilerini güçlü olarak düşünmek için şartlandırılır ancak kadınlar bağışıklık söz konusu olduğunda daha güçlüdürler. Bu, COVID-19'u daha tehlikeli hale getirebilecek hastalıklara sahip olma olasılıklarının daha yüksek olduğu anlamına gelir.
Sigara içmek gibi akciğer sağlığını etkileyen davranışlar da hastalığın erkekler üzerindeki ölümcül etkisinde rol oynayabilir. Örneğin Çin'de sigara içmek büyük ölçüde erkekler için bir alışkanlıktır ve birçok erkekte kronik akciğer hastalığı vardır. Bu, COVID-19 olmaları durumunda erkekleri çok daha büyük bir dezavantaja sokuyor.
Dünya Sağlık Örgütü hava kirliliğinin astım, bronşit, amfizem, akciğer ve kalp hastalıkları ve solunum alerjileri gibi hastalıklara katkıda bulunarak yılda 4 milyondan fazla insanı öldürdüğünü tahmin ediyor. Yani yüksek düzeyde hava kirliliği olan bölgelerde yaşayan insanların daha az kirli alanlarda yaşayanlara oranla COVID-19'dan ölme olasılığının daha fazla olduğu bildirildi. Kirlilik erkekler arasında yüksek COVID-19 mortalite oranlarında da rol oynayabilir.
Çoğu kültürde erkeklerin dış mekan çalışmalarına girme ve kirlilikle ilişkili koşullara maruz kalma olasılığı daha yüksektir. Bu da COVID-19 gibi bir enfeksiyona tepkilerini doğrudan etkileyebilir.
Pandemide erkekler arasında daha yüksek ölüm oranları yeni değildir. Örneğin 1918te dünya çapındaki bir gripte yaşlı olmayan yetişkin erkeklerin kadınlardan çok daha yüksek oranda öldüğü ve muhtemelen daha fazla erkeğin akciğerlere zarar veren tüberküloz öyküsü olduğu için bu ölümlerin gerçekleştiği belirtiliyor.
Koronavirüs Riski Almakta Rol Oynayabilir
Pandemi sırasındaki erkek davranışı da yeni koronavirüs maruziyetini artırabilir. Yurt dışında yapılan bir ankette kadınların COVID-19 hakkında erkeklerden daha fazla endişe duydukları görülmüştür. Erkeklerin daha fazla risk altında olması mümkündür çünkü kendilerini el sıkışma ve spor etkinlikleri gibi daha büyük kalabalığa ve alışverişlere daha fazla maruz bırakma eğilimindedirler.
Yenilmezlik sendromu olan ve birçok yasağı önemsemeyenler yine erkeklerdir. Erkeklere yönelik COVID-19 önleme mesajlarının “milyonlarca yıllık biyoloji ve doğal seleksiyonu göz ardı etmemesi” ve bu geleneksel erkek rollerine odaklanması gerekiyor. Yani erkeklere bu önlemleri sadece kendileri için yapmadığını, tüm insanlar ve sevdikleri için yapmaları gerektiği hatırlatılmalıdır. İyi durumda olduklarını ve savaşabildiklerini hissetseler bile hala bir taşıyıcı olabilirler eşlerinin, kızlarının ve akrabalarının ölümüne neden olabilir.
Ancak erkekler ve kadınlar üzerindeki farklı etkileri de dahil olmak üzere COVID-19 hakkında bilinmeyen çok şey olduğu konusunda uzmanlar uyarıyor. Bu faktörler göz önünde bulundurmaya değer ancak kesin bir yargı için biraz erken.
Semptomları ciddiye almak
Bununla birlikte kanıtlanmış diğer şeyde erkeklerin sağlık hizmetlerini aramayı geciktirme ve hastalık semptomlarını görmezden gelme veya reddetme eğiliminde olmalarıdır.
Birçok erkek önlem almayı zayıflığın kabulü olarak görüyor. Ancak bu sadece koronavirüs için değil hayatını tehdit eden herhangi bir hastalığın belirtilerini de göz ardı etmekle sonuçlanabilir. Hastalık için test yaptıran kişilerin yaklaşık yüzde 56'sının kadın, yüzde 44'ünün erkek olduğunu gözlenmiştir. Test sonuçlarının çoğunda da pozitif çıkanların oranları erkeklerde daha yüksek olmuştur.
Bu da şunu gösteriyor ki erkekler daha fazla semptomatolojiye sahip olana kadar hastaneye gitmiyor. Hangi yaş grubunda olursanız olun semptomlarınız varsa test yaptırmalısınız.